Kısa adı TÜDEF olan Tüketici Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Aziz Koçal, “Halkımızın sosyal mesafeyi koruyarak oturabileceği, sahiller ve parklar halka kapalı iken, çoğunda havalandırma nedeni ile korona virüsün yayılma ihtimali yüksek olan, buralarda çalışacak olan personelin sağlığının tehdit altında olacağı, Meslek odalarının ve bilim insanlarının da uygun bulmadığı Alışveriş Merkezlerinin açılmasını ekonomik bir karar olarak görüyoruz” diyerek şunları söyledi.
“Hayatın normale dönmesi olarak ilk sırada önümüze konulan Alışveriş Merkezlerinin açılması kararına karşıyız. Alışveriş Merkezlerinin havalandırmalarında iç havanın yeniden kullanılması sorununun nasıl çözüleceği, sosyal mesafe kurallarına da ne şekilde uyulacağı, çalışanların sağlığının nasıl korunacağı belli değil. Ülkemizde 60 bin kişinin korona virüs taşıyıcısı ve bunun on katı kadar da virüsü bulaştıracak insanımızın olduğunu düşünürsek, yalnızca AVM sahiplerinin ekonomisini düşünerek yapılan bir normalleşmeyi kabul edemeyiz.
AVM’lerde ne satılıyor? Çoğunlukla giyim kuşam, ziynet, mutfak eşyaları, parfümeri, hediyelik eşyalar vb. Salgın riski devam ederken ve ikinci bir dalganın ölümleri artıracağı ve ekonomiyi tamamen çöküşe yöneltebileceği açık iken, tüketicilerin bu ihtiyaçları acil ihtiyaç olarak değerlendirilebilir mi? Restoran ve kafeler kapalı olacağından, tüketici AVM’lerden ne satın alacak? Halkımızın ekonomik durumu ve artan işsizlik oranları da ortada iken, tüketicileri korona virüs açısından tehlikeli gördüğümüz AVM’lere yönlendirmenin mantığı normalleşme değil; AVM sahiplerinin ekonomik çıkarlarını düşünmektir. İkinci dalga salgın riski düşünüldüğünde de bu karar aslında AVM işleticilerinin de çıkarına olmayacaktır.”
Tüketicilere de çağrıda bulanan Koçal “Tüketiciler salgın döneminde gerek duydukları acil ihtiyaçlarını, sağlık açısından yüksek risk taşıyan alışveriş merkezlerine gitmeden mahalle ve ilçelerinde bulunan, virüs nedeniyle zor günler yaşayan bakkal ve küçük esnaflarımızdan yapabilirler. Böylece, devletin bu süreçte ekonomik destek sağlamakta isteksiz olduğu küçük esnaf ile dayanışarak biz bize yetmenin sivil uygulanabilir bir örneğini de sergilemiş olacaklardır.”
“Normalleşme için hane geliri düşen vatandaşlarımızın acil ihtiyacı AVM’lerin açılması değildir” diyen Koçal “Devlet, AVM patronlarının ekonomisini değil, tüketicinin ekonomisini ve sağlığını ön plana alarak çözüm üretmelidir.”
“2020 yılı Ocak ayı itibari ile Türkiye genelinde toplam 436 adet AVM bulunuyor. En fazla AVM, 15 milyon 67 bin 724 nüfuslu İstanbul’da yer alıyor. İstanbul’da toplam 125 adet bulunuyor. Alışveriş Merkezlerinden dükkan kiralayan esnafımız da bir metrekareye İstanbul’da ortalama 47 dolar, Anadolu’da ise 38 dolar kira ödüyor. Belli ki AVM patronlarını, buralarda dükkan kiralayan esnafın yüksek kiraları ödeyemeyeceği ve dükkanları boşaltacağı korkusu ve endişesi sarmıştır. AVM patronlarının zarar etme korkusunun, “Tüketiciler alışveriş merkezlerine gidip alışveriş yapsın” mantığı ile çözülmesi mümkün değildir. AVM’lerden dükkan kiralayan esnaflarında rahatlaması için AVM patronlarının dolar bazlı yaptıkları kira sözleşmelerinden vazgeçerek, yüksek fiyatlı sözleşmeleri güncel reel ödenebilir kiralara çekerek güncelleme yapmaları çözümün bir parçasıdır. Böylelikle ödenen yüksek kiralar satılan ürün fiyatlarına yansımamış olur. “